60 Yıldır Sırrı Çözülemeyen Kan Donduran Dyatlov Geçidi Vakası Nedir?

Kayak sporu ve dağcılık yüzyıllardır insanlar için odak noktasıdır. Eğlenceli olduğu kadar tehlikeleri de vardır. Hataya yer vermek istemeyeceğiniz bu spor dallarında ölümle burun buruna olduğunuzu aklınızdan çıkarmamalısınız.

60 yıl önce de kayak sporuna meraklı 9 arkadaş, 27 Ocak 1959 tarihinde Ural Dağları'nın eteklerine 2 haftalık bir gezi gerçekleştirmek için yola koyulurlar. Hedeflerinde ise Ural Dağları'nın kuzeyinde bulunan Otorten dağının en son yerleşim birimine ulaşmak vardı. Yolculukları sandıkları kadar kolay olmayacaktı.

Soğuk kış şartlarının zorluklarına aldırış etmeyen ve kendilerinden emin olan İgor Dyatlov ve ekibi şimdiye kadar edindikleri 2. kategori sertifikasını Sovyet Birliğindeki en yüksek rütbe olan 3. Kategoriye yükseltmeyi istiyorlardı.

Ekibin planlarına göre varış noktasına ulaştıklarında merkeze durum raporu vermekti. Ancak beklenen mesaj hiçbir zaman gelmedi. Kış şartlarının zorluklarından dolayı planlanandan daha uzun süreceği ihtimaliyle biraz daha beklediler. Ancak mesaj yine gelmedi.


Kayıp ekip için arama çalışmalarının başlaması

60 Yıldır Sırrı Çözülemeyen Kan Donduran Dyatlov Geçidi Vakası Nedir?

Ekiple iletişim tamamen kopmuştu. Kayak ekibinin başına kötü bir şeylerin gelme olasılığı oldukça kuvvetliydi. Bundan endişelenen kayıp sporcuların akrabaları arama ekibinin kurulması ve kayıp 9 kayakçının bulunması gerektiğini belirtti.

Gönüllülerden oluşan arama ekibinin ardından helikopter ve uçaklar da arama çalışmalarına katıldı.

Kayıp ekibe ait çadırlar bulundu

26 Şubat tarihinde arama ekibi,  kayakçıların varış noktasından 10 kilometre uzaktaki Kholat dağında ilk bulgulara rastladı. Arama ekibi, kayıp kayakçıların gizemini daha da arttıran bir durumla karşılaştılar. Kayakçılara ait çadır içeriden yırtılmış ve hiçbiri botlarını giymemişti.

Kayakçıları yalın ayakla çıkacak kadar korkutan şeyin ne olduğu her zaman bir gizem olarak kalmıştır.

Çadırdan çıktıktan sonra ormana doğru 500 metre boyunca yalın ayaklı insanlara ait izlere rastlandı ancak 500 metreden sonra izler karla kapanıyor ve kayboluyordu. Kayak ekibinin bıraktığı ayak izleri dışında başka hiçbir ize rastlanılmamasından kayakçıların kendi istekleriyle ölüme doğru koştukları anlaşılıyor.

Kayak ekibinin cesetleri bulunuyor

60 Yıldır Sırrı Çözülemeyen Kan Donduran Dyatlov Geçidi Vakası Nedir?

Orman içerisinde yapılan uzun araştırmalar sonunda 2 dağcının cesedi bulundu. Cesetlerin üzerinde sadece iç çamaşırları bulunuyordu. Bu sebeple hipotermi geçirip vücut ısılarının fazlaca düşmesi sebebiyle öldükleri anlaşılıyordu. 


Ölen ekibin cesetleri araştırmacıları bir kez daha şok etti

Kayıp olan diğer 4 ekip üyesinin cesedine üç ay sonra ulaşılıyor. Ve bu cesetler diğerlerinden daha vahim durumdaydılar çünkü cesetlerden bazılarının gözü, kulağı ve burnu yoktu. Bazılarının da kaburga kemikleri parçalanmıştı.

Bu durum her ne kadar bir hayvan tarafından yapılmış gibi düşünülse de yapılan incelemelerde dışarıdan herhangi bir darbe olmadığı kaydedilmiştir. Tıpkı basıncın yükselmesiyle içeriden bir patlamanın gerçekleşmesi gibi bir olay meydana gelmiş.

Bu durumun ne bir insan ne de hayvan tarafından yapılmadığı kesin olarak bilinmekte ancak ilerleyen incelemelerde cesetlerin üzerinde yüksek miktarda radyasyon bulunmuştur.

Dyatlov geçidi vakası için ortaya atılan iddialar

İlk başta vahşi bir hayvanın 9 kişiye saldırmış olabileceği düşünüldü, ancak hiçbir cesette dıştan bir yaralanma izine rastlanmadı. Üstelik cesetlerin bulunduğu bölgede de hayvanlara ait hiçbir ayak izi bulunamadı.

Daha sonra ise karla kaplı dağda meydana gelen büyük bir çığın dağcıların ölümüne neden olabileceği konuşuldu. Ancak olay yerinde gerçekleşmiş bir çığa ait hiçbir bulgu bulunamadı.

Ortaya atılan bazı iddialara göre ise dağcıların bulunduğu bölgelerde bazı gizli testler yapılıyor olmasıydı. Testler sırasındaki patlamalardan korkan dağcılar panikle çadırı terk edip ölüme gitmişti. Ya da gizli testlere şahit olan 9 kişi, KGB tarafından bilerek öldürülmüştü.

Rus polisi ve KGB uzun süren çalışmaların ardından bu olayın gizemini çözemedi ve dava kapandı. Sporcuların ölümüne ise bilinmeyen, zorlayıcı bir gücün neden olduğu kayıtlara geçti.

Söz uçtu, yazı kaldı. Hayata dair yeni yazılarda görüşmek dileğiyle.

Kaynak: Ensonhaber